İŞ HUKUKU VE İŞ KANUNU KAPSAMI:
İş hukuku son güncellenmiş hali 4857 sayılı KANUN ile 22/5/2003 tarihinde kabul edilmiş olup ilgili yasa tasarısında ve kanunun 1. maddesinde de belirtildiği üzere iş uyuşmazlıklarının çözümü amacıyla önceki kanunun eksiklikleri nedeniyle ihdas edilmiştir. Kanunun 1. maddesi kapsamında da;
Amaç ve kapsam
Madde 1 - Bu Kanunun amacı işverenler ile bir iş sözleşmesine dayanarak çalıştırılan işçilerin çalışma şartları ve çalışma ortamına ilişkin hak ve sorumluluklarını düzenlemektir.
Bu Kanun, 4 üncü Maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, bu işyerlerinin işverenleri ile işveren vekillerine ve işçilerine faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanır.
Yani kanunun 4. maddesindeki istisnalar kapsamındaki tüm işçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıklarda iş kanunu uygulanacaktır.
İŞ HUKUKU UYUŞMAZLIKLARI VE ÇÖZÜMLERİ:
İş hukukunda ihtilaf halinde 2 taraf mevcut olup işveren ; işçisinin gördüğü hizmet karşılığında ücret ödeme borcu altında bulunan kişi olup, işçi ise işverenin verdiği emir ve talimatlar doğrultusunda görevlerini yerini getiren kişidir. Yani bir ilişkinin iş hukuku kapsamına girebilmesi ve kişilerin İŞ KANUNUNA tabi olabilmesi için tek başına işveren sıfatındaki kişinin işini görmek yeterli olmayıp; ayrıca işçinin işverenin emir ve talimatlarına bağımlı olması ve gereklerini yerine getirmesi ve İŞ KANUNU MD.4 kapsamındaki istisnai kişilerden olmaması gerekir.
İş Kanununda işçi ve işverenin haklı nedenler ile fesih hakkı mevcut olup ; ilgili haklı neden fesihleri İş Kanunu MD.25 vd. belirtilmiş olup;
1) İşverenlerin sıklıkla başvurduğu işçi aleyhine fesih sebebi ahlak ve iyiniyete uymayan davranış ve benzerleri ;
1.1) İşçinin nitelikleri hakkında işverene yanlış bilgi verilmesi ; işçinin işe giriş esnasına işverene karşı kendisinde mevcut olmamasına rağmen işe girebilmek için gerçeğe aykırı olarak kendi niteliklerinde olmayan hususları belirtmesi olarak belirtilebilir. Örneğin işçinin iş ilanlarında nitelik olarak İspanyolca konuşabilen bir kişinin aranması istemine karşılık kendisinin İspanyolca dilini bilmemesi ve konuşamamasına rağmen bildiği iddiasıyla işe alınıp ardından ise bu durumun doğru olmadığı ortaya çıkar ise bu durum da işverene haklı neden ile fesih hakkı tanır.
1.2) İşçinin , işveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarfetmesi veya davranışlarda bulunması, yahut işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnadlarda bulunması.
yine kanun işçinin işverenin haysiyet ve onuruna yönelik olarak gerek kendise gerek ise ailesine yönelik olarak söylediği sözler de tanıklar veyahut başka yazılı deliller ile şayet ispatlanabilir ise işverene haklı neden ile fesih imkanı tanıyacaktır.
1.3) İşçinin başka bir işçiye karşı cinsel tacizde bulunması; İşçinin işverenin yanında çalıştığı esnada işverenin işçisine karşı cinsel içerikli ve yine Türk Ceza Kanunu kapsamında cinsel taciz niteliğindeki fiillerde bulunması halinde işverenin haklı neden ile fesih hakkı vardır. Şu hususu da unutmamak isteriz ki işveren şayet işbu cinsel taciz olayını öğrenir ve gerekli önlemleri almaz ise bu durumda tacize uğrayan diğer işçi için haklı neden ile iş akdinin feshi gündeme gelebilecektir. İşverenin bu durumda önlem alması zorunludur.
1.4) İşçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması (Değişik ibare: 20.06.2012-6331 S.K. m.32/b), işyerine sarhoş yahut uyuşturucu madde almış olarak gelmesi ya da işyerinde bu maddeleri kullanması ; İşçinin işini ifa ettiği ofisteki diğer iş arkadaşlarına karşı fiziki ve sözlü müdahelede bulunması, örneğin işçinin haklı olmaksızın diğer işçiye karşı saldırması hakaret etmesi ve kavga etmesi de işveren açısından haklı neden ile fesih sebebidir. Ayrıca işçinin yine işini ifa ettiği ofise sarhoş veya uyuşturucu madde alarak gelmesi ve yine mesai saatleri içerisinde bu maddeleri kullanması da haklı neden ile fesih sebebidir.
1.5)İşçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması; İşçinin işini ifa ettiği ofisten herhangi bir maddi değeri düşük olsa dahi işvereninden izin almaksızın hırsızlaması, ayrıca iş akdi kapsamındaki görevi kapsamında bilmesi gereken sırları ortaya atmak veya başka yerde paylaşmak da iş kanunu kapsamında işveren açısından haklı neden ile fesih sebebidir. Ayrıca şu husus unutulmamalıdır ki yine işverenin meslek sırlarını ortaya atmak işveren ile işçinin arasında işe girişteki imzaladığı sözleşme kapsamında yasak olarak belirtilmiş ise işverenin bu durumda ayrıca işçisinden tazminat isteme durumu da doğabilecektir.
1.6) İşçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesi; İşçinin iş akdi kapsamında kendisine görev olarak yükletilmiş olan işlerin işçi tarafından kasıtlı ve yeterli gerekçesi olmadan yapmaması ve yapmamasına rağmen yine işverenin kendisine hatırlatılması halinde iş akdi kapsamındaki görevlerini yapmamakta kasıtlı ve gerekçesiz ısrar etmesi aranır. İşçinin iş akdi kapsamında asıl yükümlülüğü iş görme olup işveren ise bunun karşılığında bir ücret işçiye ödemektedir. İşçinin iş akdi kapsamında kendisine belirtilen yükümlülüklerini ısrarla yerine getirmemesi halinde işverenin haklı neden ile fesih hakkı doğar. Ancak bu durum işçinin performansının yetersizliği sebebiyle karıştırılmamalıdır.
1.7) İşçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir suç işlemesi ; İşçinin işyerinde işlediği bir suç nedeniyle ceza mahkemeleri tarafından işçi aleyhine 7 günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir suç işlemesi halinde de işverenin haklı neden ile fesih hakkı saklıdır.
1.8) İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi; İşçinin izin almaksızın veya haklı sebebi olmaksızın 2 gün üst üste işe gitmemesi, yine 1 ay içinde 2 defa tatil günlerinden sonraki iş günü işe gitmemesi veyahut bir ayda mazeretsiz olarak 3 iş günü işine devam etmemesi halinde işverenin fesih hakkı doğmaktadır. Mevcut ihtilaflarda yine sıklıkla karşılaştığımız üzere işverenin işçinin iş akdini sözlü olarak fesih etmesi yani işçiye işe gelme şeklindeki beyanına karşılık işçinin bu beyan doğrultusunda işe gitmemesi halinde işverenlerin yukarıda belirttiğimiz devamsızlık nedeniyle fesih yoluna başvurduğu sıklıkla görülmektedir. Bu durumda işçinin işverenin kendisini kovduğunu ispat etmesi gerekmekte olup, sözlü olarak işe gelmeme şeklindeki durumlarda işçinin ihtar çekmesi veyahut işe gittiği ancak işe alınmadığına ilişkin bir delil saklamalarını tavsiye etmekteyiz.
1.9) İşçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri otuz günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratması; İşçinin kendi isteği ile işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri 30 günlük ücret tutarıyla ödenemeyecek derecede hasar veya kayba uğratması halinde de işveren için haklı neden ile fesih hakkı doğar.
2- Sağlık sebepleri:
2.1) İşçinin kendi kastından veya derli toplu olmayan yaşayışından yahut içkiye düşkünlüğünden doğacak bir hastalığa (Değişik ibare: 25.04.2013-6462 S.K. m.1/55-a) “yakalanması veya engelli hâle gelmesi durumunda”, bu sebeple doğacak devamsızlığın ardı ardına üç iş günü veya bir ayda beş iş gününden fazla sürmesi,
2.2) İşçinin tutulduğu hastalığın tedavi edilemeyecek nitelikte olduğu ve işyerinde çalışmasında sakınca bulunduğunun Sağlık Kurulunca saptanması durumunda.
2.1 alt bendinde sayılan sebepler dışında işçinin hastalık, kaza, doğum ve gebelik gibi hallerde işveren için iş sözleşmesini bildirimsiz fesih hakkı; belirtilen hallerin işçinin işyerindeki çalışma süresine göre 17 nci maddedeki bildirim sürelerini altı hafta aşmasından sonra doğar. Doğum ve gebelik hallerinde bu süre 74 üncü maddedeki sürenin bitiminde başlar. Ancak işçinin iş sözleşmesinin askıda kalması nedeniyle işine gidemediği süreler için ücret işlemez. Kanun koyucu işçinin hastalık, kaza, doğum veya gebelik halinde ise 2.1 deki durumdalara istisna getirmiş ve bu durumda işverenin haklı neden ile fesih hakkının 6 hafta sonra doğacağını belirtmiştir.
3- Zorlayıcı sebepler;
3.1) İşçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin ortaya çıkması; işçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebep ortaya çıkarsa işverenin yine haklı neden ile fesih hakkı mevcuttur.
İş Kanunu’nda bahsi geçen “zorlayıcı neden” ifadesi; kaza veya arıza gibi teknik nedenler, yağmur, sel, toprak kayması gibi doğal afetler, hükümetçe işyerine el konulması, belediyece iş çatışması nedeniyle, idarece zorunlu durumlardan dolayı işyerinin kapatılması gibi hukuki nedenlerle doğabilen, kaçınılamayan ve önceden görülmeyen, ani ve beklenmedik bir olay olarak tanımlanmaktadır. İşin yavaşlatılması halinde bu madde hükümlerinden yararlanılamaz. İşin tamamen durması gerekmektedir.
3.2) İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın 17 nci maddedeki bildirim süresini aşması; Bildirim sürelerinin aşması için öncelikle ilgili bildirim süreleri ve niteliğini de belirtmek gerekmektedir.
Bildirim (ihbar) süresi İş Kanunu’nun 17. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre;
-6 aydan az çalışan bir işçinin 2 hafta
-6 aydan 1,5 yıla kadar çalışan bir işçinin 4 hafta
-1,5 yıldan 3 yıla kadar çalışan bir işçinin 6 hafta
-3 yıldan fazla çalışan bir işçinin 8 hafta bildirim (ihbar) süresi bulunmaktadır. Ancak taraflar, kendi aralarında bu bildirim sürelerini artırmışsa, artırılan bildirim sürelerine göre değerlendirme yapılacaktır. Yani gözaltına alınma veya tutuklanma halinde 6 aydan az bir süre ile kıdemi bulunan işçi 2 haftadan daha süre gözaltı veya tutuklanmış ise işveren açısından haklı neden ile fesih hakkı doğacaktır. Ancak YARGITAY bu durumda dahi işçi kıdem tazminatı şartlarını taşıyor ise bu tazminata hak kazanacağını belirtmektedir.
Haklı fesih usulü ; İşveren işçinin yukarıda sebeplerini belirttiğimiz ve açıkladığımız üzere haklı neden fesihleri işveren açısından doğmuş ise işverenin işçiden savunma dahi istemeksizin 6 iş günü içinde mevcut iş akdini feshetme hakkı bulunmaktadır. Bu 6 günlük süre hak düşürücü olup taraflar 6 günlük sürenin geçtiği iddiasında bulunmasa dahi hakim tarafından bu süre re'sen (kendiliğinden) gözetilecektir.
SONUÇLARI ; İşveren haklı nedenlerin mevcut olduğunu belirtmiş ve taraflar arasındaki mevcut iş akdini feshetmiş ise bu durumda aralarındaki belirli veyahut belirsiz süreli iş akdi ortadan kalkmıştır. İşçi işverenin bildirdiği sebeplerin doğru olmadığı iddiasında ise önce arabuluculuğa başvuracak ardından taraflar arasında bir anlaşma gerçekleşmemiş ise iş akdi kapsamında kıdem, ihbar tazminatı, ayrıca varsa fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ve yine yıllık izin alacağı için özel ihtisas alanı olarak kurulmuş olan iş mahkemesine başvuracaktır.
0544 324 16 34