Esas | : 2024/3484 |
Karar | : 2025/1787 |
Tarih | : 07.03.2025 |
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2023/7198 değişik iş
İNCELEME KONUSU KARAR : İtirazın reddine
KANUN YARARINA BOZMA YOLUNA BAŞVURAN: Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması
Silahlı terör örgütüne üye olma, resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından Sincan T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü bulunan ...'nın, bu cezasının infazı sırasında, iyi halli olduğuna ve dönem puanının 60,00 olarak belirlenmesine ilişkin Sincan T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığının 09.06.2023 tarihli ve 2023/2569 sayılı dönem değerlendirme kararına karşı yapılan şikâyetinin reddine ilişkin Ankara Batı 1. İnfaz Hâkimliğinin 24.08.2023 tarihli ve 2023/6338 Esas, 2023/6457 Karar sayılı kararına yönelik itirazın reddine dair Ankara Batı 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.09.2023 tarihli ve 2023/5286 değişik iş sayılı kararını takiben, hükümlünün infaz dosyasının bir örneğinin gönderilmesi talebinin kabulüne ilişkin Ankara Batı 1. İnfaz Hâkimliğinin 21.09.2023 tarihli ve 2023/6338 Esas, 2023/6457 Karar sayılı kararına yönelik infaz savcısı tarafından yapılan itirazın reddine dair mercii Ankara Batı 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.10.2023 tarihli ve 2023/7198 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 18.03.2024 tarihli ve 94660652-105-06-27682-2023-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 04.04.2024 tarihli ve 2024/37728 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 04.04.2024 tarihli ve 2024/37728 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
"Dosya kapsamına göre; Sincan T Tipi Kapalı Ceza İnfaz kurumunda nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve silahlı terör örgütüne üye olma suçlarından hükümlü ...'nın, bu cezasının infazı sırasında, iyi halli olduğuna ve dönem puanının 60,00 olarak belirlenmesine ilişkin anılan kurum İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığının 09.06.2023 tarihli ve 2023/2569 sayılı dönem değerlendirme kararına karşı yapılan şikâyetinin reddine ilişkin Ankara Batı 1. İnfaz Hâkimliğinin 24.08.2023 tarihli ve 2023/6338 Esas, 2023/6457 Karar sayılı kararına yönelik itirazın reddine dair Ankara Batı 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.09.2023 tarihli ve 2023/5286 değişik iş sayılı kararını takiben, hükümlünün infaz dosyasının bir örneğinin gönderilmesi talebinin kabulüne ilişkin Ankara Batı 1. İnfaz Hâkimliğinin 21.09.2023 tarihli ve 2023/6338 Esas, 2023/6457 Karar sayılı kararına karşı infaz savcısı tarafından yapılan itirazın, mercii Ankara Batı 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.10.2023 tarihli ve 2023/7198 değişik iş sayılı kararı ile reddine karar verilmiş ise de,
Kapalı ceza infaz kurumlarında barındırılan hükümlü ve tutuklular hakkında, dönem değerlendirme, hükümlünün terör örgütünden ayrılması konusunda samimiyetinin tasdiki, açık ceza infaz kurumuna ayırma ve koşullu salıverme değerlendirmelerinden önce hükümlüler ile mülakat yapıldığı, mülakat sonucu tanzim edilen servis raporları ile toplantı yapılarak kurul üyelerinin kanaatleri ile toplantı sonucunda düzenlenen gerekçeli kurul kararlarının hükümlülere tebliğ edildiği, ancak Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü'nün 12.01.2022 tarih ve E-69421317-200-38/4009 sayılı talimat yazılarının c bendi "Söz konusu kararlarda yönetim servisi, eğitim ve öğretim servisi, psiko-sosyal yardım servisi ile güvenlik ve gözetim servisi gözlem değerlendirme ve gelişim değerlendirme raporlarının içeriğinden bahsedilirken raporu hazırlayan servis isminin kullanılmaması, raporu hazırlayan ve puanı veren görevli adı ile unvanına kararda yer verilmemesi, " ile ç bendinde "Yönetim servisi, eğitim ve öğretim servisi, psiko-sosyal yardım servisi ile güvenlik ve gözetim servisi tarafından hazırlanan gelişim değerlendirme raporlarında yer alan servis puanlarının karara yazılmaması, kararlara yalnızca idare ve gözlem kurulu bürosu tarafından hesaplanan dönem ya da gelişim puanlarının yazılması" şeklindeki yazıları uyarınca kurul kararlarına, hükümlünün dönem içerisinde servislerden almış olduğu puanların ortalaması olan dönem puanlarının yazıldığı, servis raporlarının hükümlüye tebliğ edilmesi durumda ise hükümlü ile mülakat yapan psikolog, sosyal çalışmacı, sorumlu infaz koruma baş memuru ile iyileştirmeden sorumlu kurum 2. müdürü belli olduğundan hükümlüye kim tarafından ne kadar puan verildiğinin görüleceği, bu durumda ilgili personellerin hedef haline gelebileceği,
Nitekim 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 33/3. maddesinde "(3) (Ek fıkra: 24.11.2016 - 6763 S.K/Madde 37) Yüksek güvenlikli kapalı ceza infaz kurumları ile diğer kapalı ceza infaz kurumlarının yüksek güvenlikli bölümlerinde kalan tutuklu ve hükümlülerle ilgili olarak ceza infaz kurumlarında düzenlenen tutanaklara, ilgili görevlinin açık kimliği yerine sadece sicil numarası yazılır. Bu kapsamdaki kurum görevlilerinin ifadesine başvurulması halinde çıkarılan davetiye veya çağrı kağıdı görevlinin iş yeri adresine tebliğ edilir. Bu kişilere ait ifade ve duruşma tutanaklarında adres olarak sadece iş yeri adresi gösterilir." şeklindeki düzenleme ile ceza infaz kurumlarında düzenlenen tutanaklarda ilgili görevlinin açık kimliğinin yazılamayacağının belirtildiği, servis raporlarının hükümlüye tebliğ edilmesi durumunda ise raporları yazan kurum personellerinin kimliğinin anlaşılacağı, bu durumun 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanun'un 6. maddesindeki "İsim ve kimlik belirterek veya belirtmeyerek kime yönelik olduğunun anlaşılmasını sağlayacak surette kişilere karşı terör örgütleri tarafından suç işleneceğini veya terörle mücadelede görev almış kamu görevlilerinin hüviyetlerini açıklayanlar veya yayınlayanlar veya bu yolla kişileri hedef gösterenler bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır." şeklindeki düzenlemeye de aykırılık teşkil ettiği,
İdare ve Gözlem Kurulu Dönem Değerlendirme Kararları gerekçeli ve açıklamalı olarak ve hükümlünün gelişim (dönem) puanının karar metinlerine yazıldığı, hükümlünün kurul kararlarına karşı şikayet yoluna başvurması durumunda ise tüm servis raporları ve kurul kararlarının hukuki denetime açık olduğu ve mahkemeye sunulduğu,
Kaldı ki, 4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu'nun 4. maddesinde, infaz hakimlerinin görevlerinin sayıldığı, anılan Kanun'un İnfaz Hakimliğine şikayet ve usulün düzenlendiği 5/1. maddesinde; ''Ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde hükümlü ve tutuklular hakkında yapılan işlemler veya bunlarla ilgili faaliyetlerin ya da Cumhuriyet savcısının ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin verdiği kararların kanun veya diğer mevzuat hükümlerine aykırı olduğu gerekçesiyle bu karar, işlem veya faaliyetlerin öğrenildiği tarihten itibaren onbeş gün, herhalde yapıldığı tarihten itibaren otuz gün içinde şikâyet yoluyla infaz hâkimliğine başvurulabilir'' hükmü ve İnfaz Hakimliğince şikayet üzerine verilen kararlar başlıklı 6. maddenin birinci fıkrasında yer alan, ''Şikâyet başvurusu, 5 inci maddede yazılı sürenin geçmesinden sonra veya infaz hâkimliğinin görev ve yetki alanı dışında kalan bir karar, işlem veya faaliyete karşı ya da başvuru hakkı olmayan kimselerce yapılmışsa infaz hâkimi, başvuru dilekçesini esasa girmeden reddeder; şikâyet başvurusu başka bir yargı merciinin görevi içerisinde ise o mercie gönderir.'' şeklindeki mevzuat hükümleri de incelendiğinde,
İnfaz Hakimliğinin görevlerinin kendisine gelen ceza infaz kurumlarının İdare ve Gözlem Kurulu kararıyla alınan tasarruflarını şikayet üzere incelenmesi olduğu, infaz hakimliklerinin kendisine gelen şikayet üzere kabul ve yahut red kararı verebileceği, bunun dışında başka bir işlem tesis edemeyeceği gibi direktif veremeyeceği, idarenin yerine geçerek işlem yapamayacağı, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 17.06.2021 tarih ve 2021/7837 sayılı ilamında da, "İnfaz Hakimliğinin görevinin ceza infaz kurumunda yer alan tutuklu ve hükümlülere ilişkin cezaevi idaresinin eylem ve işlemlerinin şikayet yolu ile kanun, tüzük, yönetmelik ve genelgeler ile hukukun genel ilkelerine uygunluğunun denetlenilmesine ilişkin olduğu, şikayet kabul edilse dahi idarenin yerine geçerek mahkemece bir karar verilmesinin mümkün bulunmadığı gözetilerek, şikayetin kabulünden sonra idarenin yerine geçerek başvurucunun eski kaldığı odaya yerleştirilip, daha önce kullanmış olduğu ranzanın başvurucuya tekrar tahsisine ilişkin olarak karar verilemeyeceği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden" şeklinde açıklamalara yer verildiği, dolayısıyla infaz hakimliğince kurum yerine geçerek işlem tesis etme sonucunu doğuracak şekilde karar verilemeyeceği cihetle, hükümlü talebinin reddi yerine kabulü doğrultusundaki karara yönelik infaz savcılığı tarafından yapılan itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir."
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
Hükümlünün, Ceza İnfaz Kurumu İdare ve Gözlem Kurulunun dönem değerlendirme kararına karşı yaptığı şikayetin reddine dair İnfaz Hakimliğince verilen karara karşı yaptığı itirazın itiraz merciince reddine karar verilmesi üzerine, İnfaz Hakimliğine gönderdiği 21.05.20023 tarihli dilekçesinde, İnfaz Hakimliğine ait dosyadan tarafına bir suret verilmesini istemesi üzerine İnfaz Hakimliğince , "...hükümlü tutuklunun talep ettiği Hakimliğimiz dosyası ilgili kişiye tebliğ edilmek üzere ekte gönderilmiştir" yazısı ekinde İnfaz Hakimliğinin dosyasından suret gönderildiği, kanun yararına bozma istem yazısında kabul edildiği gibi hükümlüye ait ceza infaz kurumunda bulunan infaz dosyasının değil şikayetinin reddine dair karar verilen İnfaz Hakimliğinin 2023/6338 sayılı dosyasında bulunan belgelerin, hükümlüye verilmesinin istendiği, İnfaz Hakimliğinin yazısı ekinde gönderilen karar ve belge suretlerinin hükümlüye verilmesi gerekirken verilmediği, hükümlünün hakkında yapılan işlemin ve alınan kararın dayanağı olan belgeleri inceleme ve suret almasının savunma hakkı kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, kendi Hakimlik dosyasında bulunan belgelerin verilmesi yönündeki kararın, idarenin yerine geçerek işlem tesis etme, idareye talimat verme olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla, itiraz merciince verilen karar da isabetsizlik görülmediğinden haklı sebebe dayanmayan ve yerinde görülmeyen kanun yararına bozma isteminin reddine karar verilmiştir.
III. KARAR
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemi doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesindeki koşulları taşımayan KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNİN oy birliğiyle REDDİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
03.2025 tarihinde karar verildi.
0544 324 16 34